Türk Bitig: Ey dostlar, bildireyim Hakk Resulû'nden



Eski Türkçe Aslı (Latinize) Günümüze Aktarımı
HİKMET-80
Eyâ dostlar beyân eyley Hak Resul'dınEy dostlar, bildireyim Hakk Resulû'nden
Ümmet bolsang iştib dürud aytıng dostlarÜmmet olsan, işitip salat-selam söyleyin dostlar.
Ol "rahmeten li'l-âlemin" cüzü küldinO büyük ve küçük alemler için rahmettir
Ümmet bolsang iştib dürud aytıng dostlarÜmmet olsan, işitip salat-selam söyleyin dostlar.
 
Hudâvendim atâ kıldı anga MirâcAllah'ım armağan eyledi O’na Mirac
Rahmet bahrı tolup taşıp urdı mevvâcRahmet denizi dolup aşırı dalgalandı
Koydı anı başı üzre la-emrük tâcKoydu O’nun başı üzere “la-emrük" tac;
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Evvel Cibril alıp keldi anga burâkÖnce Cebrail alıp geldi O’na Burak;
Burâk minip kıldı Hazret ming tumturâkBurak'a binip kıldı Hazret bin tumturak;
Burâk uçup pervâz kıldı hind el-IrâkBurak uçup havalandı hinde'l-Irak;
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Aksâ barıp tüşti körüng anda ServerAksa’ya varıp indi görün orada Server;
Yığıldılar cümle rûhlar ol PeygamberYığıldılar bütün ruhlar, O peygamber
Mübârek bâd kıldı rûhlar anda yekserMübarek nefes verdi ruhlar orada yekser
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Cibril alıp ol Hazretni kıldı pervâzCebrail alıp o Hazreti havalandı;
Ol Sidretü'l-müntehâ'ğa yettiler bâzO Sidretü’l-müntehâ’ya ulaştılar hemen
Mustafâ’nı Cibril kıldı hub ser-efrâzMustafa’yı Cebrail eyledi güzel ser-efraz
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Makâmıdın ötelmeyin Cibril kaldıMakamından geçemeyip Cebrail kaldı;
Cılavını ol Mikâil kelip aldıYularını o Mikail gelip aldı;
Ahir demde ol Mikâil harıp kaldıSon zamanda Mikâil yorulup kaldı;
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Ol İsrâfil anı alıp uçtu cinânO İsrâfıl O'nu alıp uçtu cennete
Ol makâmda Resul kıldı aceb cevlânO makamda Resûl eytedi değişik bir sefer
Ol hem kaldı makâmıda kılıp efğanO hem kaldı makamında eyleyip figan
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Arşka karab kadem koydı ResulullâhArş'a bakıp adım attı Resűlulah;
Naleynini salay dedi Hak MustafaNaleyni koyayım dedi Hakk Mustafa;
Nidâ keldi naleyn birle sen koyğıl haNida geldi: Naleyn ile sen adım at ha;
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Hak sarıdın nidâ keldi "Erini meni"Hakk tarafından nida geldi: "Erini beni
Ey Habibim manga karib kelgil beriEy Habib’im, bana yakın gel beri
Mahrem kılay hâs sırrımğa İmdi seni...Mahrem eyleyim has sırrıma şimdi seni...
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Hakk'a karap koydı kadem ResûlullâhHakk'a bakıp adım attı Resûlullah;
Hakk'dın özge hiç kim yoktur anda hemrâhHak’tan başka kimse yoktur orada yoldaş
Mundağ makâm hiç kimge yok vallâh bi'llâhBöyle makam kimseye yok, vallah-billah
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Çın ümmetsen bu sözlerni hüb bilip alGerçek ümmetsen, bu sözleri iyi bilip al;
Uşbu sözler hâs ümmetke mânend-i balBu sözler seçkin ümmete bal benzeri
Münâfıkka yakmas bu söz kelgey melâlMünafıka uymaz bu söz, gelir melal;
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Münafıklar şek keltürüb boldı merdudMünafıklar şüphe edip oldu münkir
Tangla duzah dimâğıdın çıkar bil dûdSabaha cehennemde dimağından çıkar bil duman
Songra kılğan peşimândın sanga ne sûdSonra duyulan pişmanlıktan sana ne fayda
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Mustafâ'nı mirâcığa salğıl kulakMustafa'nın Mirac'ına sal kulak;
Kim işitse köngli bolğay hub suvdın akKim işitse, gönlü olur hoş sudan ak;
Çın ümmetsen iştip yığla misl-i bulakGerçek ümmetsen, işitip ağla pınar misali
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Hudâ aydı "Mihmân bolup kelding mangaAllah dedi: "Konuk olup geldin bana;
Kança bolsa hâcetingni aytğıl mangaNe kadar olsa, hâcetini söyle bana;
Kılıp hoşnûd hâcetingni berey sangaEyleyip hoşnud hâcetini vereyim sana..."
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Resul aydı "Tileğenim âsi ümmetResűl dedi: "Dilediğim asi ümmet;
Belâğatdın kırk yaşını kılğıl rahmetBelağattan kırk yaşını kıl rahmet;
Ey Hudayâ sendin rahmet mendin şefkatEy Allah'ım, Sen'den rahmet, benden şefkat..."
Çın ümmetsen iştib dürüd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Tilegening kabûl kıldım yâ Hak ResûlDilediğini kabul eyledim, ya Hakk Rasûl;
Sen aytganıng kabûl kıldım bolma melülSenin söylediğini kabul eyledim, olma melül;
Köp köp tile hâcetingni kılay kabûlÇok çok dile, hâcetini eyleyim kabul..."
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Kırkdın arı ellig yaşnı kıldım talebKırktan öte elti yaşı eyledim talep
Bi-kes yetim yığlab keldim sanga karabKimsesiz, yetim, ağlayıp geldim sana bakıp;
Közüm tiktim yâ İlahi sanga yığlapGözümü diktim, ey Allah'ım, sana ağlayıp...
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Ellig yaşnı berdim sanga yâ MustafaElli yaşı verdim sana, ya Mustafa;
Kaytıp tile men erürmen hâcet-revâDönüp dile, benim hâcetleri verenim
Köprak tile her ne deseng berey sangaÇokça dile, her ne desen, vereyim sana...
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Yâ İlâhi altmış yaşnı aytdım sangaEy Allah'ım, altmış yaşı söyledim sana;
Sen tüvânâ men nâ-tüvân keldim sangaSen kudretli, ben güçsüz, geldim sana;
Boyun sunup keldim seni dergâhıngaBoyun sunup geldim senin dergâhına...
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Hudâ aydı hâcetingni aytdıng mangaAllah dedi: "Hacetini söyledin bana;
Hoşnud bolğıl emdi mendin yâ MustafaHoşnud ol şimdi benden ya Mustafa;
Men râzimen sen hem mendin bolğıl rızâBen razıyım sen de benden ol razı..."
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Resûl aydı emdi tiley yetmiş yaşnıRasûl dedi: "Şimdi dileyeyim yetmiş yaşı;
Gam lâyığa batıp kalğan aralaşnıGam çamuruna batıp kalan aralaşı;
Ümmetim dep men içmedim toyup aşnıÜmmetim deyip ben içmedim doyup aşı..."
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Yetmiş yaşnıng havâlesin kılğıl mangaYetmiş yaşın havalesini eyle bana;
Kıyâmet kün rahmetimni saçay angaKıyamet günü rahmetimi saçayım ona;
Könglüng tinsün inâyetim emdi sangaGönlün ferahlasın, inayetim şimdi sana...
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Yetmiş yıldur manga bende sanga ümmetYetmiş yıldır bana kul, sana ümmet;
Zen ü ferzend üçün çekken renc ü külfetÇoluk-çocuk için çeken sıkıntı ve külfet;
Ol bendemge men bermesmen aslâ zahmetO kuluma ben vermem aslâ zahmet..
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Yetmiş seksen toksan yaşka yetse bendemYetmiş, seksen, doksan yaşa yetse kulum,
Keçip anı günâhını kılğum ademBağışlayıp onun günahını yok eyleyim
Ümmetingni gamı ketsün bolğıl bi-gamÜmmetinin gamı gitsin, ol gamsız...
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Kul karısa Hâce berür hatt-ı berâtKul yaşlansa, Hoca verir berat yazısı
Bendem berse men bermesem manga uyatKulum verse, ben vermesen, bana ayıp
Ey habibim hoşnud sen bolğıl şâdEy Habîb im, hoşnud ol, sen ol şad ..
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Ey birâder murik sözi yalğan aytmasEy kardeş, mürik sözü yalan söylemez
Dini süstrak münâfıklar neler demesDini süstrak münafıklar neler demez;
Ol ezeldin tire-bahtdur özge kelmesO ezelden tire bahtlıdır, özge gelmez;
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Ey birâder münâfıkka bolma ülfetEy kardeş, münafığa olma yakın
Kim ülfetdür başı üzre yüz ming külfetKim yakındır, başı üzere yüz bin külfet;
Başdın ayak munâfıknı ziyân zahmetBaştan ayağa münafığın ziyan, zahmet;
Çın ümmetsen iştib dürud aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar
 
Hikmet kıldı mirâc sözin Kul Hâce AhmedHikmet eyledi Mirâc sözünü Kul Hoca Ahmed
Şükür Allah Mustafâ'ğa kıldı ferzendŞükür Allah, Mustafa’ya eytedi evlâd
Arslan Babam hurmâ berip kıldı hursendArslan Baba'm hurma verip eyledi sevinçli
Çın ümmetsen iştib dürûd aytıng dostlarÇın ümmetsen; işitip selam edin dostlar